29 Ekim 2011 Cumartesi

miami



biz bir zamanlar plan yapmıştık, new yorktan miamiye gidecektik. 1 hafta - 10 gün miamide tatil yapacaktık. bir sürü notlar almıştım, key weste gidecektik, evergladese, alligator farma gidecektik, sight seeing cruiselerle şehri denizden gezecektik, coral gables, coconut groove, south beach, ocean drive, fort lauderdale, boca raton, palm beach, fort pierce, her yeri gezecektik. ve hatta oradan da universal studiosa da gidip orayı da gezecektik. peki biz ne yaptık, bir toplantı yaptık, bir de sawgrass millse gidip alışveriş yaptıktan sonra miamiden resmen kaçtık.
kaçtık kaçmasına ama kesinlikle gözümüz arkada kalmadı, nasıl olsa her yıl gitmemiz gerekecek kısmetse, daha normal bir mevsimde ayarlarız bundan sonra işlerimizi ve düzgün bir otel en önemlisi. otelin hijyen eksikliği bizi ciddi anlamda huzursuz etmişti çünkü.

miamide neler yapılırın cebvabını aslında yukarıda yazdım, tüm bu yerler gezilebilir. gerek kasırga, gerekse labor day tatili olmasından dolayı tüm miaminin hispanik tatilci istilasına uğramış olmasından key weste gitmeyi göze alamadık, en merak ettiğim yer orasıydı. evergladesin de tamiami trail ile tam ortasından geçerek geldiğimizden ve hem naplesta hem de tamiamide timsahlara doyduğumuzdan kapsamlı bir everglades turuna katılmadık. cruise turlarını da yine hava koşulları sebebiyle iptal ettik. geriye mall ziyareti kaldı, bir de nasıl olsa   oradan alırız diye yanımıza hiç kıyafet almadığımızdan mecbur birşeyler de almak zorundaydık.

miami de hava biz orada bulunduğumuz sürece inanılmaz nemli idi, ya yağmurdan dışarıda gezemiyordunuz, ya da güneş açtığında sıcaktan klimasız bir yerde duramıyordunuz. bir de miamiyle ilgili mutlaka söylenmesi gereken bir şey, şehirde toplu taşıma çok kısıtlı, metro yok, muhakkak araba edinmek gerekli, ama trafik var. ve ara ara paralı yollar var, bizdeki ogs gibi sunpass diye bir şey kullanıyorlar. bazı yerlerde gişeler var, nakit ödeme yapabiliyorsunuz, ama bazı yerlerde sadece otomatik var, onlar plakaya daha sonra ceza olarak geliyor, belirtmekte fayda var.


okyanus bizim egede alıştığımız tarzda bir deniz değil, sıcak, bulamaç gibi ve sığ ama adı okyanus işte. girmek yine de eğlenceli, dev dalgalar yok, surf yapılamıyor, vallahi manken gibi kızlardan da göremedik ama olsun. insanlar rahat, kimse kimseye ne gösteriş yapma derdinde ne de taciz etme. cankurtaran kulesi sayısı hakikaten çok, ama boğulmak biraz zor o denizde, köpek balığı falan geliyorsa bilemem.

ocean drive, piyasa caddesi, üzerinde barlar ve restoranlar var, çoğunda da party ortamı. hispanikler ve turistler  kokteyl içiyor, beyazlar plajda koşuyor. burada şöyle bir tur atıp, akşam üzeri happy hourlarda bir şeyler içilebilir. bu caddenin arka paralelinde collins ave uzanıyor, burada da mağazalar ve restoranlar mevcut yine.



miamide herşeyin çok ucuza satıldığı çok büyük bir alışveriş merkezi var, sawgrass mills. miami beache yaklaşık 30 mil mesafede, arabasız gitmenin mümkün olduğunu zannetmiyorum. gördüğüm tüm alışveriş merkezlerinden çok ama çok büyük bir yer, 300 ün üzerinde mağaza yer alıyor içinde. biz cumartesi akşam üzeri gitmek gibi bir hata yaptık buraya ve tam 45 dakika park yeri aradık. içeri girdiğimizde ise resmen yürümekte zorlandık. bir de labor day indirimleri olduğundan, içerisi valizli turistlerle doluydu. burada kural, önce bir valiz alıyorsun, sonra da içini dolduruyorsun. ucuzluk durumuna gelirsek, tekstil türkiyede ucuz, ancak bazı burada bulunmayan ya da burada lüks adledilen bazı markalar ucuzdu. onun haricinde öyle her şeye saldırılacak bir durum yoktu, ama tabi ki kapanış saatine kadar neredeyse tüm mağazaları gezdik.

miamideki son gecemizi de mall da harcadıktan sonra okyanus manzarasına karşı içkilerimizi yudumlayıp, sabahın köründe miamiden ayrılmaz üzere sızdık. 1200 küsur millik yolculuğumuz için enerji lazımdı...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder