15 Aralık 2011 Perşembe

City sightseeing nyc







New york city i gezmek icin maalesef ki sadece ve sadece 4 gunumuz vardi, e bunun da 2 gecesi ve 1 gununde yagmur yaginca disarida yapilabilecekler dogrudan kisitlanmis oldu. Oysa ki, parklar, meydanlar eylul basinda muhtesem olur diye dusunmustum ben. Neyse ki new yorktaki ucuncu gunumuzde sabah disari ciktigimizda hava acti da biz de sokaklari gezmeye baslayabildik. Sabah yagmurlukla ciktigimiz otelden, oglene dogru gunes gozlugu alip tur otobuslerine bindik.




Biz grey line i tercih ettik, herhangi bir sebebi yok, onumuze ilk onlar ciktigi icin sadece. Empire state building in ve times square in etrafinda surekli kirmizi yelekli gorevliler bilet satisi yapiyor. İster nakit, ister kredi kartiyla odeyebiliyorsunuz ve ucreti 54 dolar, sanirim internetten daha once alirsaniz biraz daha indirimli oluyor. Biz bu tatilde onceden rezervasyonla yeterince zarar ettigimizden sansimizi zorlamadik, aksamdan bilet alsak kesin butun gun yagmur yagardi. Hemen bir otobuse atladik ve en arkaya kurularak turumuza basladik. Biz ucuncu duraktan binmisiz otobuse, cinli bir kadinin rehberligiyle ( ne dedigi kesinlikle anlasilmayan ) gezmeye basladik. Flatiron binasi, washington square park, nyu istikametini izleyerek battery park a kadar geldik. Ama dedigim gibi kesinlikle kadinin dedigi hicbir seyi anlamadik, inanilmaz kotu bir telafuzla anlatti durdu, hatta bir ara nyc nin kozmopolitliginden bile dem vurdu. Neyse battery parkta 9/11 icin bir memorial duzenlemislerdi. Zaten 11 eylul haftasi oldugu icin sehrin bir cok kesiminde degisik anmalar vardi ama en buyuk organizasyonu burada kurmuslar, zaten 0 point de cok kalabalikti. 






Bu noktadan sonra otobus degistirerek brooklyn turuna katildik, otobuse yine son binenlerdendik ve "from turkey" oldugumuz icin gerizekali amerikalilar bize guldu. Hayatinda istanbulu duymamis bir suru insan yasiyor orada, enteresan daha fazla cikarim yapmayayim bu durumdan. Neyse, wall street, pier 6, little chinanin mis kokularini gecerek manhattan koprusu uzerinden gecerek brooklyn e girdik. Brooklyn koprusu maalesef bakimdaydi, otobusler zaten uzerinde gecemiyor ama uzaktan da goruntusu bakim nedeniyle sahane degildi. Ama tabi ki koprunun uzerinden manhattan manzarasi buyuleyiciydi. whitman park, columbus park uzerinden dolanarak deniz kenarına indik, oradan da antique furniture district ten geçerek grand arm plaza ya ulaştık. bu meydandaki "soldiers' and sailors' " kemeri oldukça heybetli, rehberin anlattığına göre de tüm amerikalıların tüylerini diken diken ediyormuş. iç savaşta olanların anısına yapılmış bu kemerin üzerindeki heykeller hakikaten etkileyici. meydanı geçtikten sonra botanik bahçelerinin  etrafını dolaştık ve yine manhattan köptüsü üzerinden little chinaya geri döndük. 





bu sefer otobüsü değiştirmeden doğrudan, little italy i takip ederek uptown a doğru devam ettik. bana göre binaların her biri sanat eseriydi, e bir de köprünün üzerinde rüzgarı ve güneşi yedik, trafik de artmaya başlayınca otele yakın bir yerde inip karnımızı doyurmaya gittik. 


ertesi gün sabah ilk seferle uptown turuna katıldık. bu tur da kısaca central parkın etrafını geziyor ve bir de harleme gidiyor. harlem gerçekten enteresan, biraz eminönü havası var, yerlerde garip garip yöresel şeyler satan insanlar yüzünden benzettim belki de. uptown turunun içeriğiyse genel olarak gösterişli kiliseler ve milyon dolarlık dairelerden oluşuyor. rehber de genel olarak bunları anlattı. zaten west side de trafik öyle bir tıkandı, güneş de öyle bir yaktı ki, atlayıp kaçtık otobüsten. 





aynı günün akşamı da tam hava kararırken gece turuna katıldık, bu süperdi. times den başlayarak, downtown, little china, brooklyn ( ki gece brooklyn den manhattan manzarası muhteşemdi ) ve uptown olarak tüm şehri bir de gece gezmiş olduk ve otele pestilimiz çıkmış olarak döndük. 


sonuç olarak esasen tur insanı olmamıza rağmen, oldukça memnun kaldığımız bir tur oldu bu. hem istediğin zaman inip binebilme özgürlüğünün olması hem de oturduğun yerden her yeri gezmiş olmamız bize verdiğimiz paraya değdi dedirtti. 








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder